Bildiğimiz üzere, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak adlandırılan 8 Mart’ın hikayesi aslında insan hakları temelinde kadınların hakları için savaşarak kazandığı bir mücadeleye dayanmaktadır. 1920 yilinda bir hak arama mücadelesi ,polisin orantısız şiddeti , iscilerin üzerine kilitlenen kapılar,ve yanarak ölen 129 can. Hikaye tanıdık. Güçlüler istediği gibi yönetmek istiyor güçsüzleri. Itiraz edenler cezayi hak ediyor onlara gore. Ancak inanarak yapılan her mücadelenin başarmak ile sonuçlandigi gerçeği hiç unutulmamalıdır.
1975’te Birleşmiş Milletler tarafından kutlanan Dünya Emekçi Kadınlar Günü 1977 tarihinde ise resmiyet kazanmıştır.Bu gün çiçek böcek günü değildir. Eşitliğin, adaletin , büyük bir mücadele sonucu elde edilen haklarimizin kolay kazanılmadıgının hatırlanacağı ve kazanimlarimiza sonuna kadar sahip çıkmamız gerektiğinin bilincinde olmamız ve tüm dünya kadinlarinin da eşitlik , adalet ve tüm hakları için dayanışma içinde olması gereken bir gündür.
Bu günün tarihinde mucadeleleri ve canları, kanları olan kadinlari da bu vesile ile saygı ile anıyorum.
Ayrıca en son yaşadığımız büyük deprem felaketinde kaybettiğimiz tüm kadinlarimizi ve kız çocuklarımızı da rahmet ve saygı ile yad ediyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.
