VOLKAN’IN BİTMEK BİLMEYEN FERYAL İŞKENCELERİ

Nerede kalmıştık? Dünyada kralımdan babamdan sonra en önemli erkek olan prensim Volkan da Volkan doğup eve getirildiği zaman çok kıskanmıştım. Öyle ki hiç yüzüne bile bakmamışım. Ben iki yaşında  ; o sıfır yaşında ben bebek o bebek ..Annem Volkan’la ilgilendiği zaman çok kıskanırmışım;  öyle ki bir gün Volkan’a artık ne yaptıysam Volkan ağlamaya başlamış. Zavallı Annem hiddetleerek sen ablasın volkan’a öyle davranmamalısın o senin kardeşin; ablalık yapmalısın dediği zaman dönüp Anneme ağlayarak “ben de bebeğim , ben abla olmak istemiyorum , kimse bana sormadı , bu bebeği kim getirdi çok çirkin istemiyorum ,i stemiyorum ,istemiyorum ,ben de bebeğim anlayın artık “diye bağırmışım. Sanırım Feryal’in hayata karşı ilk isyanı bu oldu .Nereden bilecekti ki Volkan onun hayatının en önemli insanı olacağını . Bilseydi böyle yapar mıydı tabii ki yapmazdı. Volkan yavaş yavaş büyümeye başladı .O zamanki aklımla kendimce bir oyun arkadaşı bulduğumu düşünmeye başladım. Önceleri daha yürüyemediği için onu o koltuktan bu koltuğa taşır koltukların altını yerleştirir üstünü örter oyuncak bebek gibi onunla oynardım.. Tabi Göksel yani Annem her zaman başımızda her zaman ne yaptigimizi kontrol ederek her zaman uyararak bizi izlerdi.. Artık mutlu olmaya başlamıştım .Canlı bir oyuncağım vardı ; hareket ediyordu , ağlıyordu , yemek yiyordu çiş yapıyordu ve salağın tekiydi.  Bir anda nefret ettiğim bu bebek benim en önemli oyuncağım olmuştu .Annem yemek yedirirken ben yedireceğim diyip yemesi gereken muhallebili kulağına burnuna heryerine sokup sonra da kahkahalarla gülüyordu ah be Volkan’ım ah ne çektin sen şu ablandan.Volkan da zavallım ben onunla ilgileniyorum mu zannediyordu seviyor mu zannediyordu bütün bu yaptığım haşerilikler karşısında bana tatlı tatlı gülümsüyor kahkahalar atıyordu. Salaktı işte ona yaptığım her zülüm karşısında bana gülümsüyor kahkahalar atıyor ve eğleniyordu ;Yavaş yavaş büyümeye başladı ; emekleme derken yürümeye başladı ; bu da eğlenceliydi.. Sürekli beni takip ediyor beni yakalamaya çalışıyor ama hiçbir zaman yakalayamıyordu. Bense bundan müthiş zevk alıp evin içinde durmadan koşuyorum. Göksel hanımın yeter artık durun demelerine karşı evin içinde bir rüzgâr parçası bir de Meltem olarak sürekli ama sürekli hareket halindeydim. Volkan her dediğimi yapıyor , bana hayran şahane bir çocuktu. Hiçbir şey sorgulamaz her dediğimi hemen yapan şahane canlı bir oyuncak bulmuştum. İşte dedim bu bu benim en önemli silahım olacak ; ben yapacağım volkan yapmış gibi görünecek. Kötü bir çocuk değildim ama biraz kurnaz haylaz ve çok yaramazdım. Evde kırılan eşyalar , dağılan odalar  , her tarafa saçılmış oyuncaklar hepsi ama hepsi volkanın yaptıklarıydı ve zavallı Anneciğim Göksel hanım durmadan Volkan’ı suçlarlardı.. Bense hain abla olarak olanları izler kıs kıs gülerdim. Çocukluk işte! bebekler böyle mi oluyordu bunu araştırmalıydım.Neyin intikamını alıyorduk hala bilmiyorum ; ya bebekliğim elimden alınmıştı , çünkü eve yeni bir bebek gelmişti , ya da gelen bebek benden daha zeki değildi. Tabi bu bebeğin zaman içinde benden daha zeki ve istediğinde benden daha kötü olabileceğini fark etmem biraz zaman aldı. “Ah be volkan ah “neler çektirdin bana. Her birini anlatmaya kalksam sayfalar gitmez. Bir taraftan en iyi oyun arkadaşım ,  bir taraftan sırdaşım , bir taraftan en iyi dostum , bir taraftan düşmanım  , bir taraftan erkek kardeşim , bir taraftan abim , her şeyim oldun sen.  iyi ki de oldun , iyi ki de varsın.

hakkında Feryal GUZEN

Feryal GUZEN

Ayrıca Kontrol Et

İNSANLARIN PEŞINDE KOŞMAYI BIRAKTIĞINIZDA …

    İnsanların peşinde koşmayı bıraktığınızda aslında hayat size bambaşka bir gerçeği öğretiyor. Kendinizi buluyorsunuz. …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir