KENDİNİ NE KADAR TANIYORSUN

Kendimi seviyormuyum ? Kendini iki şekilde sevebilir insan bir BEN olan sevgi; en iyisi en yüksekteki en başarılı en güzel olan benlik ve tam olarak ego denilen şeyle kendini doyurma meselesi. Beni seveni sevme şartı Eğer böyle bir sevgi çeşidi ile kendimi seviyorsam o zaman sevgi denilen şeye hiç ulasmamisimdir anlamına geliyor. Çünkü insanin kendisini seveni sevmesi sevilmek için sevdiklerini sevmeyi şart bilmesi kendisi icin tam bir adanmışlıga dönüşecektir. Kendimi iyi hissettirenin kim olduğu değildir önemli olan asıl önemli olan. Benim için neyin önemli olduğudur. Ben düşüncelerimle yaptıklarımla yer ediniyor muyum. Kendi düşüncelerime değer veriyor muyum? Ben kendimin neresindeyim . Ben kendimi kim için seviyorum. İşte tüm bu sorulara cevap verince kendini sevip sevmediğinin yanıtını veriyorsun .İnsan kendini sevmeli insan saçma bulsa da düşüncelerini sevmeli. Sevdiği insanları verdikleri renkler için Sevmeli. Ben bitki çayı içmeyi çok seviyorum, en sevdiğim ıhlamur. Gündoğumunu günbatımından daha çok seviyorum, çünkü bana umut dolu bir günü müjdeliyor. Güneşten erken kalkmak beni mutlu ediyor, çünkü herkesin uyuduğu o saatleri bana özel kılıyorum… En sevdiğim renk yeşil, her zaman başka bir manası vardı bu rengin. En sevdiğim müziği hiç bir zaman seçemedim, ama enstrümantal müziği her zaman daha çok sevdim. Bir kupa koleksiyonum var, kupalar özel şeyler… Birilerine kupa hediye etmeyi seviyorum çünkü bu sevdiğin birinin hediye ettiği bardaktan pek sevdiğin çayı yudumlarken içinin sıcacık bir huzurla kaplayan o duyguyuda hediye etmektir… Her zaman bir mektup arkadaşım olsun istedim, duygularına ve duygularıma bir ortak, nedensizce yazabildiğim ve sorgulanmadığım bir iki satır… Eciş bücüş ne varsa biriktirmeyi seviyorum. Bir hatıra kutum var ama onları orda saklasam bile insanları saklayamayacağımı biliyorum. Hala ne yapmak istediğime karar veremedim. Çünkü tıpkı beş yaşındaki bir çocuk gibi hem ressam hem bahçıvan hem astronot hem arkeolog olmak istiyorum… Günlük tutmayı seviyorum ama bu aralar asla günü gününe tutamıyorum. Kısır döngülerden, aynı taşa takılıp tökezlemekten çok başka bir şeyden yorulmuyorum. Kitap okumayı seviyorum ama Ansiklopedi karıştırmak gibi bir hobim var. Herkes beni evcimen olarak biliyor ama ben, lunaparkları, çok seviyorum. Gitmek istediğim çok fazla yer var oysa… Kır çiçeklerinden taç yapmayı çok seviyorum ama hiç bir çiçeği yerinden koparıcak cesareti bulamıyorum. İki yıldır kitaplarım arasında aynı kurumuş çiçekler… Aslında hep bir çiçekten tacım olsun istedim ama artık o çiçekleri koparıcak haddi kendimde bulamıyorum. Pek çok şeyi uç noktada yaşıyorum, benim için bir denge kurmak çok zor. Bence gökyüzü mis gibi menekşe kokar, çünkü menekşe saflık, duruluktur. En sevdiğim hayvan atlar sonrasın da seçim yapamadığım diğer sekiz hayvandır. Çilek en sevdiğim meyvedir. En sevdiğim çiçek muhakkak papatyadır.. Sebebi satırlara sığar gibi gelmiyor. Ballı süt ve ıslak kek anılarımın baş kahramanı tren ve uzun yolculukları çok severim ama yanlız olanları. En sevdiğim kuş serçedir bir sebebi yok. Varsa da yok. Resim yapmak her zaman endişelerimden uzaklaştığım çok sık duraklarımdan olur. Ondan vazgeçebilmek diye bir şey yoktur. Denizlere hayranlığım çok. Kalabalıktan nefret ediyorum ama İstanbul’dan vazgeçemiyorum. Antika ve eski şeyleri ayrıca seviyorum. Sahaf ve eskiciler gezmeyi sevdiğim tek satış noktaları. Tesadüfleri seviyorum, iyi veya kötü. Radyoları, minik kafeleri, el yapımı hediyeleri, emek kokan sevgileri, samimi nezaketi, Allah için sevmeyi, Rabbim, soba üzerine mandalina kabukları koymayı seviyorum. Ben buyum ve bundan vazgeçemiyorum.
En çok sevdiğim rengi düşünüyorum sonra en çok sevdiğim kumaşı.. Kalbimi bir terzinin masumluğuyla seviyorum. Sonra en güzel elbiseyi dikiyor fazla olan kumaşı kesiyorum, artan ipleri söküp olmayan tüm renkleri çıkarıyorum.. En güzel elbiseyi yapıyorum kendime. Nakışlı, ipek kumaşlı.. Farzet ki o elbiseyi yaptım, güzelce giydim.. Ayakkabılarımın bağcıklarını bağladım.. Ve uzun yeşil yapraklı bir yol var önümde.. Yolun başında bekliyorum.. Göğe uçmak için çırpınan kuşlar var elimde.. Kimisinin kanatları uzun, kimisinin tüyleri beyaz.. Kimisi diğerine göre daha masum, kimisi korkmuş elimde bekliyor öyle mahzun…

hakkında pastel PUDRA

pastel PUDRA
Yıkıldım, eşiğine susmaya geldim...

Ayrıca Kontrol Et

KIZIL BİR SÜKÛT…

    Loş ışıklı taş evlerin, Dalgaları kıyıya vuran Ve soluma şarkılar mırıldanan denizlerin, Soluk …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir