İsmet özel’in ‘KARLI BİR GECE VAKTİ BİR DOSTU UYANDIRMAK’ adlı şiirinden başlık yaptığım yazımda NEYİN YAKLAŞMAKTA olduğunu bulmaya çalısacağım.
şiir her şeyden önce insanı muhatap aldığından yaklaşmakta olan şeye karşılık bir hazırlık yapmamız gerekiyor.
iki şey mutlak sondur: CENNET-CEHENNEM. Bu durumda yaklaşmakta olan şey mutlak manada KIYAMET olmalıdır. hic bir insanın bir anına bile hakim olamadığı ve ne zaman kıyamete göç edeceğinin bilinmediği ama mutlak göçün olacağının bilindiği herkesin malumudur..
Yaklaşmakta olan şeye ne kadar hazırız? peygamber efendimiz (s.a.v ) : ‘herkes yarın için önden ne gönderdiğine baksın” diyerek yaklaşmakta olan şeye gönderme yapmıştır. Bilim, dünyamızın ‘kara deliğe’ doğru gittiğini bugün tespit etmiştir. Kur’an Kerim de ‘tekasür’ suresinde ‘ÇOKLUKLA ÖVÜNMEK SİZİ KABİRLERE KADAR OYALADI. YAKINDA BİLECEKSİNİZ… ‘ diye insan uyarılmaktadır. Hüsrana uğramamak ( asr suresi ) icin yaklaşmakta olanı akıl yoluyla görüyor ve biliyoruz. Ama bu bilgimiz nedense bizde şuurlanma tesiri yapmıyor. gözle gördüklerimiz de ( cenaze ) bizi etkilemez durumda. herkes bir şekilde bir yakınını bu kıyamet yolculuğuna ‘MERKANI CENNET OLSUN’ duasıyla uğurluyor. her ne kadar düşmanları ( her millet icin böyle ) onu cehenneme yollamak istese de yakınları ‘ tanrılarından ‘ meftalarını/ölülerini cennete kabul etmelerini diliyor.
peki yapmamız gereken ne? ‘yaklaşmakta olan yaklaşıyorsa ‘ ne yapabiliriz?
varacağımız yerde biz kim nasıl karşılayacak? hiç düşündük mü? selam hoş geldin ey güzel insan/ kul mu denecek yoksa itile kakıla geç bakalım şoyle denip ensemize tokat, arkamızdan da tekme mi atacaklar.
Materyalist bakış açısından bütün bu sorular saçma olacaktır. ancak materyalist bakış açısıyla iyilik kötülük diye de bir şey de olmamalı. maden yaklaşmakta olan bir sey yok ve dünya sonrası bir hiç o zaman iyilik, güzellik denen bir şey de olmamalı. iyi ve güzel tercihlerimiz varsa ve iyi ve güzel olan şeyleri seviyorsak iyi ve güzel şeyler yaparak tıpkı bir bahçeyi süsler gibi yaklaşmakta olan şeye hazırlıklı olmalıyız.
başka dillerde olmayan sadece bizde olan bir cümle var. bizler cocuk doğdu demeyiz ‘DÜNYAYA ÇOCUK GELDİ’ deriz. nerden/neden geldik ve nereye gidiyoruz? soruları bu haliyle merak konusu oluyor.
evet yaklaşmakta olan yaklaşıyor bu sebeple oyalanmamalıyız. ne çoklukla ne de boş işlerle, önden göndereceğimiz şeylerimiz olmalı.
bakın yaklaşmakta olan yaklaşıyor. ve zaten insan ölürken gözlerinin önüne yaklaşmakta olan sey gelir ve mutlak olarak onu görür.
ve sonunda herkes görecek…
 Velhasılıkelam Evrensel bakış
Velhasılıkelam Evrensel bakış
				 
			 
		 
						
					