“Önce Güvenlik, sonra hizmette eşitlik ve her şeyin başı elbette sağlık” diyor Bengü Ağcabay ve ekliyor:
“Bir mega şehir İstanbul’un iyi idare edilebilmesi, İstanbulluların devletin sosyal güvencesi altında alması gereken tüm hizmetlere layıkıyla ulaşabilmesi için; en küçük yönetim biriminden en üstteki yöneticilere kadar koordinasyon sağlanarak çalışmak gerek. Artık masa başında, çayı kahvesi yanında, eşi dostunu ağırlayan muhtarlar dönemi sona eriyor/ermeli! Şehir kalabalıklaşır, beraber yaşadığımız milletler çoğalırken doğal olarak fırsatlar arttığı kadar tehditler de artıyor. Mahalle kültürü yeniden yapılanıyor ve aslında mahalle sakinleri daha büyük incelikler bekliyor. İşte ben de bu noktada çok çalışmaya ve sorumluluk almaya hazır olarak muhtar olmaya aday oluyorum. Ev ev, sokak sokak, isim isim, komşularımı tanımak, ihtiyaçlarını tanımlamak ve yeri geldiğinde mutluluğuyla mutlu olmak, yeri geldiğinde ihtiyacına çözüm olmak hedefim.
Alışılmışın dışında bir muhtar adayı olan Bengü Ağcabay ile yaptığımız kısa sohbette Koza Mahlallesi’nde oturmak istedik desek yalan olmaz.
İyi belediyecilik örnekleri görmüş, sivil toplum kurum ve kuruluşlarıyla bire bir çalışmış bir muhtar adayı olarak Ağcabay muhtarlığı sadece bir makam ya da ünvan olarak değil, daha iyi bir çevre, daha duyarlı bir toplum için başlangıç noktası olarak görüyor. “Bir kız çocuğu annesi olarak evladımın güvenliği birinci hassasiyetim. Gerek kadınlar gerek çocuklar, gençler, köşe bucak aydınlık sokaklar, temiz alanlar ve düzenli olarak kontrol edilecek kör noktalarda daha rahat ve özgürce hareket edebilecekler. Örnek bir semt olmak, model oluşturmak, “Koza gibi temiz” “Koza gibi güvenli” dedirtmek gibi bir hayalim var. Bunun için de elimden gelenden fazlasını yapmak için kendimle yarışacağım diyor.
Bize de onu desteklemek düşüyor.
Hele de seçmen zarflarına bir sonraki muhtar adayı olarak kendi eşini gösteren ilanları koyan etikten bir haber muhtardan sonra Ağcabay Koza’ya bir hediye.
Biz vaat edilenleri hak ediyoruz.