Kadıköy, İstanbul’da 1973 yılında doğan Tuba, St. Pulchérie Ortaokulu ve Saint Benoit Fransız Lisesinden mezun oldu. Bilkent Üniversitesi (4 yıllık) Turizm ve Otelcilik İşletmeciliği bölümünü bitirdi. Fransızca, İngilizce ve Almanca bilen Öztek, 20 yıl kadar Turizm Sektöründe yerli ve uluslararası Otel zincirlerinde üst düzey yöneticilik yaptı.
Evlenip çocuk sahibi olduktan sonra, zamanının büyük bölümünü Otelciliğe ve yoğun seyahatlere ayırmak zorunda kalan Öztek, kurumsal hayatta daha fazla yıpranmak istemedi. Öztek, çocuğuna daha çok zaman ayırabilmek için, sektörü bırakıp aile şirketinde daha esnek saatlerle çalışmaya karar verdi.
Arada Otelciliğe dönmesi için teklifler gelse de, tecrübelerini artık aile şirketine aktarma konusunda kararlıydı. 2013 yıl sonundan beri kendi yapı denetim şirketinde muhasebe, finans, idari ve hukuki işler konusunda azimle çalışmaya devam ediyor. Çocukluğunda, bir gün yazar olmak hayali ile yıllarca günlük tutan Öztek, hareketli ve güzel anılarla dolu bir gençlik yaşadı. Otelcilikte, Türkiye’nin önde gelen iş adamları ve patronlarıyla yaşadığı çok değişik anıları ve tecrübeleri var. Çok fazla ülke ve şehir gördü, kim bilir belki bir gün bunları da paylaşmayı düşünebilir.
Şimdi oğlu Ali en büyük meşgalesi, onun vatana hayırlı ve vicdanlı bir evlat olması en büyük dileği. Tuba, geri kalan ömründe mutlaka üretecek ve kayda değecek işler yapmayı hedefliyor. Ayrıca Tuba, Milli Sporcu ve Mimar olan babası Aydın Öztek gibi fotoğraf ve video çekmeyi çok sever. Ailesi ve arkadaşlarıyla yaşadığı güzellikleri fotoğraflayarak daimi olarak onlarla paylaşır.
Son olarak, çocukluğunda kendini hep yazar olmuş gibi hayal ederek günlükler yazan Tuba’yı tesadüfen bir gün Ahmet bey bulur. Kendisini hiç tanımadığı halde sanki içini okumuş gibi köşe yazıları yazması için cesaretlendirir. Tuba, “layıkıyla yapabilir miyim ki?” diyerek Ahmet bey’i uzunca bir süre bekletir. Bu süreçte Öztek bunu düşüncelerinde evirir, çevirir. Bir akşam aniden neler yazabileceğini kafasında bir yere oturtur.
Velhasılıkelam, Tuba, köşe yazısı yazmasını teklif edip sabırla bekleyen Ahmet bey’e “evet” diyerek yazılarını yayınlamaya karar vermiştir.
Daima sevgiyle,
Tuba Öztek Çakıroğlu