Hayata nasıl tutunursanız, hayat size dönüşünü ona göre sağlar.
Mesela; bütün önünüze gelen süreçleri ya da şansları nasıl değerlendirdiğinize bağlıdır. bu yüzden hayatta yaptıklarınız yapacaklarınızın teminatıdır.
Kendini geliştirmek, mesela elinizde hiç bir imkanınız yokken bile yaratıcı olmaktır.
Yazıma istinaden kendimden ufak bir örnek vereceğim. Sene 2000 li yıllar o zaman ki dönem Tansu çiller zamanı yine ortalık berbat bir kaç yıllık evliyim ve eşim çalışmama izin vermiyor. Ne yapabilirim diye içim içimi yiyor. Düşündüm taşındım genç kızken çok güzel danteller örerdim elimden bu geliyor acaba, ördürmek isteyen olursa örsem nasıl olur diye kendi kendimle konuştum. ilk önce, bir kaç komşuya söyledim ördürmek isteyen varsa öreceğim diye kendi yaptığım dantellerimi, örnek olarak gösterdikten sonra ve ilk işimi almıştım.
Komşum bana yapmam için, üç yumak ip getirmişti. bir yumağını peşin verip gitmişti. Bende bir sevinç hiç unutmuyorum. Belki bazılarınız için basit bir şey için bu kadar büyütmeye gerek yok diyeceksiniz ama, bana göre sanki bir umut ışığının yükselmesiydi.
Artık para kazanıyordum. Hem evimde oturuyor, hem de çocuğumun başındayım evimin hiç işi aksamıyordu.
Hiç yoktan evime bir katkı koyabiliyordum. Evet bu sürecin ekmeğini epey bir yemiştim, Çok şükür.
Bu benim için merdivenin ilk basamağıydı. Bununla kalmamıştım daha fazla ve başka şeylerle uğraşmak için elimde olan başka marifet için bir hamle yapmaya karar verdim. Milli eğitiminin açmış olduğu bir kuaförlük kursuna giderek ileride işime çok yarayacak, bir mesleğin belgelerini almak için girişiminde bulunmuştum. Altı aylık bir öğrenme sürecinden sonra, bütün gerekli malzemeleri evimde temin ederek, artık evimde müşteriler alıyor iyi işlere imza atıyordum. Kesim boya röfle kaş bıyık vs vs..
Biraz evde zor olsa da, yılmadan bıkmadan bir hevesle güzel paralar kazanarak ilerliyordum..
Merdivenin ikinci basamağının öyküsü çok uzun olsa da , kısacası ben her zaman, öğrenmekten asla yılmayan yeni yeni şeyler öğrenip birilerine örnek olmaktan mutlu olan kişiyim.
Bu basamakların sayıları yıllar geçtikçe çoğaldı. Yazımı bu şekil düşünen ve benden bir kaç şey öğrenip uygulayan kadın arkadaşlarıma istinaden yazıyorum.
Kendinize illaki çok tanınmış insanları örnek almanız lüzumu yoktur, sana bir şeyler öğreten insanları da örnek alabiliriz .
Mesela ben o dönemlerde yani, 2000 li yıllarda gittiğim sürücü kursunda, motor hocamın” sınavdan sonra bana dediği aynen şöyledir; kaç tane erkek var sen motorda en yüksek alan kişisin bence’ ortaokula yazılmalısın kafan iyi çalışıyor demesi beni kamçılamıştır ve ortaokula yazılmışımdır.( sınavda 97 almıştım)
Hep söylüyorum insan ne yaparsa kendisi kendine yapar.
Kimseyi küçük görmüyorum ama, kendini geliştiremeyenleri de onaylamıyorum. Şuraya özlü söz bırakacağım babaannem derdi ki; kızım her zaman senden üstün olan (yanlış anlaşılmasın bilgi düzeyinde) insanlarla arkadaş ol, çünkü ondan öğrenecek çok şeyin olabilir. Âmâ sakın kendini bilmezlere çok mütevazi olma, öyle bir zaman gelir ki onlardan, hiç alakasız nasihat dinlersin, derdi.
Hiç bir zaman görüntüsü iyi, kafası boş insanlardan olmadık ..
basamaklar yükseldikçe şımarmadık..
koltuğumuz yok, olsa ona da güvenmeyiz..
Her zaman alçak gönüllü olduk ve daima öyle olacağız. Öğreneceğiz , öğreteceğiz..
Yazımda iki örnek verdim ufakta olsa bir şey yapmak, hiç bir şey yapmamaktan iyidir!